Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu (DKKDP), 1. Olağan Genel Kurulu Sonuç Bildirgesi’ni yayımladı.

Diyarbakır’da “Kentimize, kültürümüze ve tarihimize sahip çıkıyoruz” diyerek bir araya gelen 82 Sivil Toplum, İş ve Meslek Örgütleri; 19 Aralık 2022 tarihinde Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nu kurdu. Eylül 2023 itibariyle üye bileşen sayısı 98’e çıktı.

Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu yaklaşık bir yıllık çalışma sürecinden sonra 1. Olağan Genel Kurul Toplantısını üye Sivil Toplum, İş ve Meslek Örgütlerinin temsilcilerinin katılımı ile 27 Eylül 2023 tarihinde gerçekleştirdi. Toplantıda geçen bir yıllık süreçte platform çalışmaları değerlendirilmiş, kent hukukunu koruyabilmek adına yeni dönemde tespit edilen sorunların çözümüne ilişkin görüş ve öneriler ele alındı.

Toplantının sonuç bildirgesinde, “Demokratik teamülleri zedeleyen olumsuz uygulamalar ve siyasal iklim de, kent kültürünü ve hukukuna sahip çıkmak amacıyla oluşturduğumuz platformun her koşulda bağımsız, tarafsız ve tüm farklılıkları içerisinde barındıran katılımcı ve çoğulcu yapısıyla çalışmalarına devam edecektir” denildi.

Platformun 1. Olağan Genel Kurul Sonuç Bildirgesi’nde şu ifadelere yer verildi;

“Diyarbakır’da ‘Kentimize, kültürümüze ve tarihimize sahip çıkıyoruz’ diyerek bir araya geldiğimiz 82 Sivil Toplum, İş ve meslek örgütleri; 19 Aralık 2022 tarihinde Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu’nu kurdu.

KENTTEKİ TÜM FARKLILIKLAR BİR ARAYA GELDİ

Kuruluş bildirgemizde ifade ettiğimiz üzere bir yıllık çalışma pratiğimizle, Kentimizin; tarihine, kültürüne, mimarisine, sanatına, ekonomik kaynaklarına ve sosyal dokusuna sahip çıkmaya çalışmış, bu amaçla sorunlarının tespiti ve çözümü gayesiyle siyasi görüş, ırk, din, dil, etnik köken, cinsiyet ayrımı olmaksızın her türlü farklılığıyla kentteki bütün aktörleri bir araya getirerek Eylül 2023 itibariyle bileşen sayısı 98’e çıkan platformumuz kararlılıkla çalışmaya devam etmektedir.

SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ KONUŞULDU

Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu yaklaşık bir yıllık çalışma sürecinden sonra 1. Olağan Genel Kurul Toplantısını üye Sivil Toplum, İş ve Meslek Örgütlerinin temsilcilerinin katılımı ile 27 Eylül 2023 tarihlerinde gerçekleştirmiştir. Toplantıda geçen bir yıllık süreçte platform çalışmaları değerlendirilmiş, kent hukukunu koruyabilmek adına yeni dönemde tespit edilen sorunların çözümüne ilişkin görüş ve öneriler alınmıştır.

ÇÖZÜM SÜRECİNİN SONA ERMESİ, KAYYUM VURGUSU

Bu çerçevede;

Toplumun büyük umutlar bağladığı ve 2012 yılında başlatılan çözüm süreci, beklentilerin aksine sona ermesi ile birlikte yeniden başlayan çatışmalı süreç, hayatın her alanında ciddi tahribatlar yaratmıştır. Başta kentimizde olmak üzere bölgede birçok kentte seçilmiş yerel yöneticiler görevlerinden alınarak yerlerine kamu görevlileri kayyım olarak atanmıştır. Demokratik bir sistemde kabulü mümkün olmayan ve seçme ve seçilme hakkının açık ihlalini oluşturan kayyım uygulamasına hala devam edilmektedir. Kayyım yönetimi ile birlikte yerel yönetimlerin katılımcılık ve çoğulculuk açısından en önemli yapıları olan Belediye Meclisleri ve Kent Konseyleri de işlevsizleştirilmiştir. Bu uygulama ile kentin sorunları ve kent hayatıyla doğrudan ilgili bulunan kurum ve yapılarının çözüm adına kent yönetiminde söz söyleme olanağı kalmamıştır. Kent kimliğinden ve kültüründen kopuk yönetim anlayışı kentlerimizde var olan ekonomik, sosyal ve toplumsal sorunları daha da derinleştirmiştir.

Demokratik teamülleri zedeleyen bu olumsuz uygulamalar ve siyasal iklim de, kent kültürünü ve hukukuna sahip çıkmak amacıyla oluşturduğumuz platformun her koşulda bağımsız, tarafsız ve tüm farklılıkları içerisinde barındıran katılımcı ve çoğulcu yapısıyla çalışmalarına devam edecektir.

DOĞAL AFETLER, YEREL YÖNETİMLERİN ÖNEMİNİ AÇIĞA ÇIKARDI

Özelliklede kentimizin de içerisinde yer aldığı ve büyük bir yıkıma sebebiyet veren 6 Şubat depremi ile sivil toplum örgütlerinin ve yerel yönetimlerin önemi bir kez daha açığa çıkmıştır. Deprem kaynaklı başta yıkımlar ve kentlerin yeniden inşası olmak üzere ağır ve önemli sorunlar hepimizin önünde bütün ağırlığıyla durmaya devam etmektedir. Deprem sonrası barınma ve ekonomik sorunların yanı sıra yanlış yerel politikalarla birlikte adli suçlarda özellikle de yabancı madde kullanımı ve ticareti gibi suçlarda ki artış kaygı verici boyutlara ulaşmıştır. Bütün bu ve benzeri sorunlar; yerelde bulunan ilgili tüm sivil ve kamusal aktörlerin dahil edileceği süreçlerle oluşturulacak doğru ve gerçekçi politikalarla çözüme kavuşabilir.

Bu çerçevede Kent Koruma ve Dayanışma platformu olarak bu sorumlulukla, sağlıklı ve sürdürülebilir bir kentin oluşturtulmasına; altyapı, ulaşım, imar, ekolojik alanlarına yönelik çalışmalar ile kent kaynaklarının etkili, verimli ve adil kullanımını takip eden, yanlışlara itiraz eden ve çözüm önerilerini geliştiren bir yapı olarak çalışmalarımıza devam edeceğiz. Ayrıca oluşturduğunuz bu modelin en kısa sürede bölge kentleri başta olmak üzere tüm illerde yaygınlaştırılması benimsenmiştir.

KENTİN DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKMA ZAMANIDIR

Kentin Kollektif Aklını Hakim Kılma ve Değerlerimize Sahip Çıkma Zamanıdır” Bilinci ile bir kez daha tüm toplumsal sorunlarımızın demokratik zeminde diyalog yöntemi ile çözülebileceğine olan inancımızla platform üyesi tüm sivil toplum, iş, meslek ve hak örgütü bileşenlerimize çalışmalarında başarılar diliyoruz.”