Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın cevaplaması istemiyle verilen üç ayrı önergede, gazetecilerin yaptıkları haberler ve sanal medyada yaptığı paylaşımlar nedeniyle yargı kıskacına alındığına dikkat çekildi.

HER GEÇEN GÜN ARTIYOR

Bu saldırıların haber içeriğine ve hitap ettiği kitleye göre değişiklik gösterdiğine işaret edilen önergelerde, özellikle Kürt sorunu ve etrafındaki gelişmeleri ele alan özgür basın çalışanların daha çok saldırılara maruz kaldığı ifade edildi. Önergede, “Meslek faaliyetlerini yaparken haber takibi sırasında saldırıya uğrayan, yaka paça gözaltına alınan, haberine erişim engeli getirilen basın emekçilerinin sayısı gün geçtikçe artmaktadır” ifadelerine yer verildi.

TÜRKİYE’NİN BASIN KARNESİ: ÇOK VAHİM

Türkiye’de gazetecilere yönelik baskılara da işaret edilen önergelerde, Türkiye’nin Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde 180 ülke içerisinde 158'inci sırada olduğuna vurgu yapılarak, Türkiye’nin bu durum nedeniyle “çok vahim” ülkeler kategorisinde yer aldığına işaret edildi.  Önergelerde, ceza verilen gazetecilere dair bilgilere yer verildi.

Önergelerde Yılmaz, Tunç ve Yerlikaya’nın cevaplaması istemi ile şu sorular yöneltildi;

“*Türkiye de gazetecilik yapan kişilere ilişkin bakanlığınız tarafından sağlanan imkanlar nelerdir? Yılda kaç kişiye basın kartı verilmektedir? Basın kartını almanın koşulları ve belirleyici şartları nelerdir?

* Kürt sorununa ilişkin haber yapmak suç mudur? Ülkede var olan sorunları haberleştirmek suç mudur?  Suç değilse özgür basına ilişkin yapılan gözaltı, baskı ve sansürün gerekçesi nedir?

*Son 10 yılda Kürt sorununu haber yaptığı için kaç basın emekçisine soruşturma açılmıştır? Açılan soruşturmaların sayısı kaçtır? Son 10 yılda tutuklanan gazeteci sayısı kaçtır?

*Suç unsuru taşıyamayan haber bakanlığınıza göre nasıl olmalıdır?  Son 10 yılda erişim engeli getirilen haber sayısı kaçtır? Yapılan erişim engelinden sonra haberi yapanla beraber kaç hesaba, kişiye soruşturma açılmıştır?

*Kendi sosyal medyasında yaptığı haberleri paylaşan basın emekçilerini tehdit eden kişi ve kurumlara ilişkin başlatılan herhangi bir soruşturma var mı?

*Bazı sosyal medya hesaplarında Kürtlere, Kürt seçilmişlere yapılan hakaretlere ilişkin kaç habere ya da hesaba erişim engeli getirildi ve herhangi bir soruşturma açıldı mı?

*Basın özgürlüğü var diye açıklamalar yapan iktidarın aksine, özgür basın emekçilerinin yazdıkları haberler suç unsuru sayılıp 6 yıl 3 ay hapis cezası verilmesinin gerekçesi nedir?

*İddia edildiği gibi Türkiye de basına sansür uygulanıyor mu?”