Ferat Mehmetoğlu - YazıYORUM

DİYARBAKIR VALİSİNE SORUYORUM? O VAATLERE NE OLDU?

10 Ocak çalışan Gazeteciler Günü vesilesiyle her yıl devlet erkânı ve bir kısım sivil toplum örgütü biz gazetecilerin (Çalışan diye tabir edilen) gününü kutlar, toplu mesaj atar, hatta o çok böbürlendikleri kahvaltılı basın toplantıları düzenlerler.

En son geçen yıl yani 2023’ün 10 Ocak’ında Diyarbakır Valisi bir basın toplantısı düzenlemişti ve o toplantıda sözüm ona gazetecilerin sorunları dinlenmiş hatta not alınmıştı. Ben de hem Yerel Medya Derneği Başkanı sıfatımla hem de Amed Radyo Tv Ceo & Genel Yayın Yönetmeni olduğum için o toplantıda karşılaştığımız bazı sorunları dile getirmiştim. Toplantıya katılan gazeteci ve medya mensubu arkadaşlarım hatırlayacaktır, mümkün olabildiğince sorunlarımızı direkt olarak mülki amirlere ulaştırmıştım. Hatta maruz kaldığımız hırsızlık sorunlarını da dile getirmiştim. Diyarbakır’ın valisi de beni dinlemiş ve ilgili alt birimlerine not aldırmıştı. Alınan o notlarda şöyle denilmişti: “Biz Talaytepe’deki sorunları biliyoruz ve en kısa sürede çözüme kavuşturacağız. Yol yapımı, duvar yapımı, güvenlik kamerası ve güvenlik görevlisi temini için elimizi taşın altına koyduk. Hatta yapılacak duvarın ihalesini bile yaptırdık.” Belirtilen bir miktar vardı yanılmıyorsam 1.3 veya 1.7 milyon ihale bedelinin de Valilik ve ilgili birimlerce karşılanacağı bildirilmişti.

Vaad vermek oldukça kolay elbette. Birkaç gün sonrasında bizzat Diyarbakır Valisi Ali İhsan Su ve beraberindeki birkaç kişi Talaytepe’ye çıkarma yapmış, fotoğraflar çekilmiş ve bazı ajanslarca hizmet aşkı gibi servis edilmişti. Verdiği sözü tuttu, çalışmalar başladı şeklinde başlıklar atıldı. Evet, bütün bu haber servisleri yapıldı. Talaytepe’deki biz yayın kuruluşları da nihayet sorunumuza bir çözüm bulundu diye sevinmiştik. Ancak, bu sevinç sadece göstermelik haber bültenlerinde kalmıştı. Yol yapımı için göstermelik çalışan araçlar bir daha gelmemiş, hem ilgili birim yetkilileri hem de Diyarbakır Valisi Ali İhsan Su beyefendi bir daha Talaytepe’yi ziyarete gelmemişti. Biz yayın kuruluşları da sorunlarımızla yine baş başa kalmıştık.

Ve beklenen yine oldu. Hırsızlar yine dadandı, kablolarımız kesildi, duvarlarımız delindi, cihazlarımız çalındı… Aynı gece Talaytepe’ye yetişip inceleme yaptığımda bazı sesler duydum. Sesleri takip edip peşine düştüğümde karanlık nedeniyle taşlara takıldım ve düştüm. O esnada ayağımdaki ağrının geçici olacağını sandım. Yetiştim, söz konusu kişiler hırsız değil tiryakilerdi. Talaytepe’de hırsızlar kadar tiryakilerle de sorunlarımız vardı. Gece saat 2 dolaylarında hâlâ karakoldayım ve şikayet işlemlerimi yürüyorum. Ayağımdaki sızı artmıştı ve artık yürüyemiyordum. Sabah kalktığımda ayak parmağım morarmış ve ağrıyordu. Hastaneye gittim ve çekilen film sonucunda ayak parmağımın kırıldığı bildirildi. Daha sonra gelip alçı işlemi yapmamız gerektiği söylendi. Ancak ben hastaneden çıktım ve basın gruplarında Diyarbakır Valiliği önünde oturma eylemi yapacağımı duyurdum. Kırık ayak parmağı ile valilik önüne geldiğimde emniyet güçleri benden önce meydanı ablukaya almışlardı bile. Kararlıydım ve oturma eylemini de basın açıklamasını da yapacaktım. Görüşmeler yapıldı, müzakereler yapıldı ve valilik özel kalemi geldi, söz konusu olayla ilgileneceklerini bildirdiler. Ben oraya kırık parmağımla geldiysem basın açıklaması yapmadan dönmeyeceğimi bildirdim. İsterseniz gözaltına alın dedim. Nihayetinde kararlılığımı gördüklerinde basın açıklaması gerçekleşti. Uzun zamandır kimse Diyarbakır valiliği önünde eylem yapamıyor basın açıklaması gerçekleştiremiyordu. Bu blok kırılmış oldu. Oldu da ne oldu ki? Verilen sözler yine unutuldu. Vaatler yine yerine getirilmedi.  Ve biliyor musunuz? İşte o zamandan beri yani 6. Kez bize yönelik yapılan hırsızlık nedeniyle cihazlarımız çalışamaz oldu. 6 gün boyunca yayın sağlayamadık. Şuana kadar da düşük güç ile yayın yapabiliyoruz.

Peki ne oldu? Bir gelişme oldu mu? HAYIR!

Diyarbakır Valisi bizimle görüşmedi, bu konu ve verdikleri vaatleri unuttular elbette. Ben sabrettim ve bekledim. Vali Beyi esnaf ziyaretinde yakaladım ve durumu bir kez daha anlattım. Ama nafile, bir çözümleri olmadı.

Gel gelelim bu durumu neden anlattığıma! Tam bir yıl geçti ve bugün yine 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü. Ne ilginçtir ki Diyarbakır Valisi Ali İhsan Su ve ilgili birimleri ‘Kahvaltılı basın toplantısı’ düzenlemiyor, gazetecilerin gününü sadece bir basın metni ile geçiştiriyordu. Muhtemelen o basın toplantısında yine olacağımı ve başta Vali Bey’i, ilgili birimlerini ve tüm sorumluları eleştireceğimi düşünmüş olmalılar ki böylesi bir toplantıya gerek duymadılar. Diyarbakır Valisi ve ilgili tüm birimleri bilmenizi isterim ki yapmadığınız şeyler için sizden hesap soran birileri var. Biliniz ki verdiğiniz vaatlerin takipçisi olan birileri var. Ve yine biliniz ki bu şehirde gazetecilik yapan, size hesap soran birileri var. Var olmaya da devam edecek!

Size daha iyi hizmet sunabilmek için çerezleri kullanıyoruz. Çerezlerle ilgili detaylı bilgi için Çerez Politikamızı ziyaret edebilirsiniz.