Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şubesi, sosyal hizmetlerde yaşanan sorunlara dair Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde açıklama yaptı.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şubesi, sosyal hizmetlerde yaşanan sorunlara dair Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde açıklama yaptı.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şubesi, sosyal hizmetlerde yaşanan sorunlara dair Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde açıklama yaptı. Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, yıllardır müdürlük içerisinde 5-10 kişi arasında "taht kavgası" yaşandığını belirterek, "Burada çalışılan kadınlara yönelik taciz var. Birçok soruşturma talebi var, ancak bunların hiçbirine soruşturma açılmamış. Açılan soruşturmaların da üstü kapatılmıştır. Halen o kişiler görevlerine devam ediyorlar. Bu saatten sonra bizim huzurumuzu kaçıranlara biz de huzur vermeyeceğiz” dedi. Elinde belge ve bilgi olan kurum çalışanlarının bunları kendilerine iletmesini isteyen Güldiken, muhatap alınmamaları durumunda her gün müdürlük binası önünde bir araya geleceklerini ifade etti.
SES Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Yıldız Ok Orak, usulsüzlük, mobbing, hukuksuz yer değiştirme, kadınlara yönelik taciz gibi uygulamalar talebiyle randevu istediklerini ancak Sosyal Hizmetler İl Müdürü Muzaffer Akçam’ın kendilerine randevu vermediğini aktardı. Ok, Akçam’ın randevu vermemesini "kurumdaki kadınlara yönelik taciz, yolsuzluklar ve hırsızlıkların üzerini örtme çabası" olarak değerlendirdiklerini belirtti. Ok; Tacize uğrayan kadınların yerleri değiştirilmekte, şikâyetini geri alması yönünde baskı uygulanmaktadır. Hakkında bu iddialar ve soruşturma olanlar, idarecilik yapabilmekte ancak onuruyla çalışanlar, sürekli yer değiştirme ve mobbinge maruz kalmaktadır" bilgilerini paylaştı.
Kurumdaki "taht kavgası" nedeniyle iş barışının bozulduğunu söyleyen Orak, "Her yeni gelen idareci, birçok çalışanın yerini adeta intikam alırcasına değiştirmekte ve yandaş olanın hırsızlık, yolsuzluk, taciz olaylarının üstünü örtmektedir. Kuruluşlarda 3 günlük vekâlet görevlendirmeleri için bile yandaş sendikalı olma şartı aranmakta, açık bir ayrımcılık suçu işlenmektedir” diye konuştu. Çalışanların baskı, tehdit ve mobbinge maruz kaldığına dikkati çeken Ok, koruma altında olan kız çocuklarının dolaplarının il müdürü tarafından izinsiz bir şekilde kontrol edilerek, "mahremiyeti ihlal etme" suçunun işlendiğini kaydetti. Ok, kurumda çalışan kadınların da çocukların gözleri önünde azarlanarak, rencide edildiğini ifade etti.
Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın aksi yöndeki kararına rağmen müdürlüğün TÜGVA Diyarbakır İl Temsilciliği'yle protokol imzaladığını aktaran Orak, çocukların yaşam alanlarının amatör kişilere açıldığını söyledi. Orak, müdürlüğe şu soruları yöneltti: "Kurum çalışanı kadınlara yönelik taciz ve ahlaksız söylemlerde bulunanlara yönelik yapılan iş ve işlemlerin akıbeti nedir? Yapılan yer değişiklikleri ve vekâleten görevlendirmeler, hangi kriterlere göre yapılmaktadır? Defalarca yazılı ve sözlü olarak yer değişikliği talepleri olmasına rağmen bu taleplerin karşılanmaması, aksine rızası dışında yapılan görevlendirmelerin kriterleri nelerdir? Yasalar ve Bakanlık mevzuatı görmezden gelinerek yapılan iş ve işlemler hakkında her hangi bir soruşturma açılacak mıdır?”
